CÜHELANIN BİLGİNİ

2024-02-18 21:51:35

Bazen duraklamalı aramalarımızla güzellikleri aramaya çalışırız. Güzeli mi görmek güzeldir? Güzellikleri mi görmek güzeldir* sorularına cevaplar arar dururuz.
Hayata her günün doğuşunda pozitif bakmak; Yeni doğmuş güneşin sıcaklığını bedenimizde hissedebilmek, engin gök yüzünün parlaklığını gözümüzde ve gönlümüzde hissetmek, mis gibi havanın oksijenini ciğerlerimizin hücrelerinde hissetmek , ses kirliliğinin henüz oluşmadığı bir yer elbette güzeldir. Sosyal yaşamın hız kazandığı ortama doğru yürüdükçe de ;Güzelliklerle sıkıntılar kol kola yol alırlar.
Çocukluk yıllarımızdan hatırlarız o günleri: Sabahları, Bedia Akartürk’ün, Yıldıray Çınar’ın vs. sanatçılarımızın güzel türküleri ile açardık gözlerimizi, hemen arkasından kurulan fakir fakat içerisini sevgi dolu yiyeceklerle süslediğimiz soframızın ardından atardık kendimiz sokakta bekleyen arkadaşlarımızın yanına attığımız günlerdi güzel olanlar.
Sonrasında ; Yılları yıllara sıkıştırarak yüklenip hamallığını yaptığımız yükümüzün ağırlığı ile; hayattan kesitlerle mücadelemiz devam edegelir her zaman. Kimileri sosyal yaşamın zorluklarını aşmak için; Tembelliklerini öteleyerek; Bilgi, birikim, kültürlerle güzel ahlaklı davranışlarını topluma hizmet yolunda hizmet sunarken maddi ve manevi mevkii elde ederken; Kimileri de bilgi birikim kültürel değerleri elde edipte her şeyi kendi çıkarlarına yönlendiren ; Ölüleri de soymaktan zevk duyan bütün olumsuzlukları kendince mubah sayan ve de genine; nakış nakış işleyenlere ne demeli?
Birde bunların kan bankaları vardır ki: Ülemalara ders vermeye kalkışan cühelalar yok mu? Okumayı hiç sevmeyenler, herhangi bir konuyu araştırmaya gerek görmeden ; Fikir beyanına gelince herkesten iyi bilenler korolarına hemen hemen her toplumda rastlamak mümkündür.
Bu türler toplumlar içerisinde derin yaralar oluştururlar. Yeri geldiğinde horozların görevini üstlenmeye kalkışan tavukların ; Horoz dururken ötüşmeye kalkışan tavuklar misali kendilerine başarı ödülleri vermeye kalkışırlar. Allah toplumları bu tür insanlardan korusun.
Halbuki Konular hakkın da edindiğimiz bilgilerimizi; Bildiğimiz, algıladığımız ölçüde paylaşmamız gerekmez mi? Ülemaların kor ateşi yanında; cühelaların mum ısısı ile yarışmaya kalkışması yoğunluk kazanmışsa….
Özsüz köksüz dayatmalarını sürekli devam edenlere; Toplumumuzun yaklaşımı nasıl olmalı..?