İLİM BİLMEK

2025-09-23 22:50:59

İLİM BİLMEK Gökyüzünde ne kadar derinlik varsa ; yer altında sonsuz derinlik vardır. Bizler insanlar olarak ; gökyüzünde neler görebiliyoruz ? Yerin altındaki sonsuz derinliklerde neler görebiliyoruz ? Yukarı bakıyoruz Güneş, bulutlar , Ay ve yıldızlar, gece alabildiğince karanlıklar derken düşünüp dururuz katı karanlıkların ötesini; taaki aklımızın erişemeyeceği yere kadar. Günümüz ilmi ile yazılmış çalakalem bilgilerle hatırlarız havanın, bulutların , Güneşin , yıldızların, Ay’ın ve atmosferin özelliklerini, Dünya’nın , gezegenlerin özelliklerini düşünürüz. Yaşadığımız yere baktığımızda ise toprak, su , canlılar, cansız varlıkları içeren doğayı görür ve bilgi ediniriz. Yerin altı dediğimizde ise ilk aklımıza gelen üzerinde yaşadığımız Dünya’nın coğrafi özellikleri ile küre Dünya’mızın ateş küresine kadar olan kısımlardan önce; mezarlık ve ahreti hatırlar düşünürüz. Sonrasında da var oluş sebebimizi hatırlarız. Rabbimizin insanoğluna sunduğu kaderi yani kainat düzeneğini inceleyip araştırıp bilgiye dönüştürüp; bütünün en küçük parçasını anlamaya çalışırız. Alak suresi (IKRA) 95/1-2-3-4-5… Allah’ın adıyla oku! Yaratan Rabbinin adıyla oku insanı bir damlacık sudan,rahme tutunan yapışkan bir maddeden yaratan,fakat ona her şeyi okumak aydınlatmak,anlamak ve anladığını yaşayıp yaşatmak imkanı veren yüce Rabbiyin adıyla oku! Allah’ın adıyla okunabilecek her şeyi oku! Ayetleri oku! Kainat kitabını oku! Doğru yolu bulmak için sapıklıktan uzaklaşmak için oku! İmanını güçlendirmek için, öğrenmek için, Rabbine yaklaşmak için oku! İnsana bilmediğini öğreten Allah’ın adıyla oku! Bu suredeki ayetleri de okuyup anladıktan sonra; Çevremizdeki,doğadaki,kâinatdaki her şeyin Allah’ın kader olarak yarattığını anlayabilmemiz için; Allah’ın adıyla Allah’ın eserlerini inceleyerek ve okuyarak anlamamız gerektiği Rabbimiz tarafından emrediliyor. Bu sure ve ayeti destekleyen bir başka sure ve ayette  İsra 17/85 Sana ruhtan soruyorlar. Deki “Ruh Rabbimin bildiği bir iştir.Vesize ilimden ancak az bir şey verilmiştir” Sonuç olarak :Dünyadaki ve kainattaki bütün ilimler toplamı Rabbimizin insanoğluna verdiği ilimin az birşey olarak duyurulmasıdır. Demek ki dünyadaki bütün ilim adamlarının bildikleri bütün bilginin yanın da; Hiçbirşey olarak kalıyormuş…                                      KAMU MALI :            Ömür mü hayat ın içinde; yoksa hayat mı ömrün içinde? Sorusunun cevabını irdelediğimizde doğru cevabı bulabilmek için; yarı doğrudan veya doğrudan yapılan mukayeseler sonucunda vermeye çalışabiliriz. Bilindiği gibi ömür: yüce Rab’bimiz in canlılara, insanoğlu na ,kainata biçtiği süre değil mi? hayat ise: Allah’ın bizlere biçtiği süre içindeki yarattığı niğmetlerden yararlanma yolu değil mi? Rabbimiz insanoğluna bu yolda: Doğruyu-yanlışı,helali-haramı göstermedi mi?helali emredip ve de haramı yasaklamadı mı? Bunların sonucunun ödül ve ceza ile değerledireceğini gönderdiği kitaplar vede peygamberler aracılığı ile insanoğlunun imtihan süresini kendi özgür iradesi ile yaşayıp tamamladıktan sonra Cennet ve Cehennem de ;ödül yada cezasını alacağını bildirmedi mi? Bütün bu bilgilere çocukluğumuzdan beri sahip olduğumuza göre; kişi kendi sorumluluğu ile kendi sorununu neden aşamaz ki? Başkalarının hak ve hukukunu neden gasbetmek ister. Kamu düzenini bozmak,kamu malına zarar vermek,kamu malını çalmak nasıl ve niye? Bireyin malından birey sorumlu kendi malını aile birliği ile korumaya çalışırken zorda kalınca da devlet yardımından yaralanır anayasa ve de kanunlar yardımı ile; Yani birey malını canla başla koruma altına almaya çalışır. Kamu malı ise bir bakıma yetimdir. Yetimin elinden malı çabuk alınırken kamu malını da belirli kesimler çabuk alabiliyorlar. Bazıları belirli mevkilere geldikten sonra kanlarında değişiklik oluyor kendi temiz öz kanlarını boşaltıp arsız, hırsız,vatan haini,dinsizlerin kanları ile doldurduktan sonra işlerini daha kolay yapabiliyorlar. Gerek görevlerinin üzerine basarak gerekirse farklı hırsızlıklarla bey oluyorlar ağa oluyorlar. Şöyle bir tabir vardır bu türler için; “İtin boynuna parayı bağlamışlarda ; it ağa diye çağırmışlar” derler.Böylece de kamudan çaldıkları maddiyatlarla zenginler sınıfına girmeyi hak etmiş oluyorlar. Günümüzde yaşanan bu tür sorunlara sorulan sorulara şu şekilde cevaplar verebiliriz. Birinci cevap olarak : Hak hukuk ihlali ile yapılan çalışmalar.İhlal işi oldukça zor olmasına rağmen bu zor işi başarmakta çok maharetli insan türleri vardır.Çünkü bu iş özel fitnelik,soysuzluk gerektirirken akıllı yalan üretme ve uygulama,özel hırsızlık yeteneği,helal yiyeceklerden oldukça uzak durma,kamu mallarının sebil olduğuna inanma,sorgusuz sualsiz soysuzca soyma, soyup soy up yutmalarıdır. Bütün bunların cilası da:Talan edene sövseler de,Küfretseler de asla ve asla o tertemiz yüzünde en ufak bir kızarma olmayacaktır.Bu üslup sahipleri